DOLAR 32,4504 -0.15%
EURO 34,8290 -0.66%
ALTIN 2.441,260,23
BITCOIN %
İstanbul
16°

KAPALI

02:00

İMSAK'A KALAN SÜRE

Beyaz Haber Ajansı

Beyaz Haber Ajansı

27 Nisan 2024 Cumartesi

Ekonomist Emrah Lafçı: Ekonomide Öngörülebilir Dönem Başladı

Ekonomist Emrah Lafçı: Ekonomide Öngörülebilir Dönem Başladı
0

BEĞENDİM

ABONE OL

Capital, Ekonomist, Start Up ve CeoLife dergileri tarafından düzenlenen Uludağ Ekonomi Zirvesi (UEZ Sapanca 2024), bu yıl 13’üncü kez Türkiye ve dünyanın saygın siyasetçilerini, iş dünyası liderlerini ve akademisyenlerini ağırladı.

 

“Sorumlu ve Duyarlı Liderlik: Teknoloji ve Yapay Zekâ Çağında Gezegen ve İnsanlıkla Uyumlu Bir Sisteme Öncülük Etmek” temasıyla düzenlenen zirve ikinci gününde de yoğun katılımla gerçekleşti. 

 

Zirvenin kapanışında Ekonomist Emrah Lafçı ve Stand-Up Komedi Sanatçısı Kaan Sekban’ın katılımıyla “Finansal Gülergeçerlik” paneli düzenlendi. Panelin sponsoru Hepiyi Sigorta oldu.

 

Panelin açılışında konuşan Kaan Sekban, “Arkadaşımız Emrah Lafçı çok değerli bir ekonomist ve arkadaşım. Daha önce 3 defa yine birlikte sahneye çıktık. Biz aslında uzun süre bir bankada yan yana çalıştık. Benim için mutluluk verici onunla burada olmak. Ondan önce ben istifa ettim.

Her yıl deniyor ki, o yılın çok zor geçeceğiz söyleniyor. Şirketlerin toplantılarına çok sık söylenir. Yılın başında ve seçim döneminde bu çok sık dile getirilir. Şimdi önümüzde büyük bir seçimsiz dönem var. Emrah ne düşünüyorsun?” dedi.

 

Dolar 50 TL olacak diyenler yaya kaldı

Sekban ile aynı sahnede bulunmaktan mutluluk duyduğunu söyleyen Emrah Lafçı, gündemdeki gelişmelere dair, şu değerlendirmelerde bulundu:

“Anayasa tartışmaları başladı, o yüzden sandık önümüze gelebilir. İhtimal dahilinde bu. Ben açıkçası uzun süredir ilk defa Türkiye’de bu kadar öngörülebilir bir dönem görüyorum. Seçimden önce dolar 40-50 lira olacak diyenler net bir şekilde yaya kaldı. Burada bir karar alıcı var. TCMB’nin karar metnine girdi. Dolar enflasyon kadar yükselmeyecek deniliyor. Bu kime, ne zarar veriyor o ayrı konu ama bilinen bu.

TL’nin reel olarak değerlenmesi meselesi, ihracatçının ve turizmcinin de sorunu oldu. Şu anda Yunan adasında tatil yapmak Çeşme’den daha ucuz.” 

 

Turpun büyüğü heybede

Sekban’ın “Şu anda pahalı fiyatların tek sebebi işletmeler mi?” sorusuna Emrah Lafçı, şu yanıtı verdi:

“Bu biraz da günah keçisi aramaya benziyor. Bir dönem de 3 harfli marketler hedefteydi. Şu anda enflasyonun en önemli sebebi düşük faiz politikasıyla bozulan nispi fiyat dengesi. Enflasyonun altında faiz vererek hiçbir ülke düze çıkamaz. Turpun büyüğü heybede, yılın ikinci yarısında bunları göreceğiz. 

Alım gücümüz düştüğü için pahalı geliyor her şey. Biz hep günü kurtarıyoruz. Faiz, enflasyon, döviz… 

Süper yetkilerle donatılan bir bakanlık söz konusu. Bu nedenle alınan her karar doğrudan etkili oluyor. Bakanlıkların birleşmesinden veya ayrılmasından öte, bakan değişikliklerinin bu kadar hızlı oluyor olması bir problem. 

Merkez bankası başkanının sıklıkla görevden alınıyor olması da başka bir problem. İnanılmaz hızlı başkan değiştiriyoruz.”

 

Tasarruflar vadeli mevduat halen ilk sırada

İnsanların borsa ve kripto gibi alanlara hızla yöneldiğini ve her ortamda bunları konuştuklarını ifade eden Kaan Sekban, “Ekonomistlere bu kadar ilgi olması da ilginç. Bu da beni birazcık korkutuyor” dedi.

“İnsanlar biraz mecbur oldukları için böyle oldu” diyen Emrah Lafçı, sözlerine şöyle devam etti: 

“Sebebi de çok geleneksel yatırım aracı vadeli mevduattan mahrum kalınca insanlar bunlara yöneldi. Yine toplam tasarruflarda vadeli mevduat en büyük paya sahip, borsa yüzde 12’ler seviyesinde. Bu da yanlış belirlenen faizin sonucu. Sermaye piyasasının gelişmesi böyle bir şey değil. Yatırımcı sayısı hızla artmış ama toplam tasarruflardan aldığı pay artmıyor.”

Kaynak: (BYZHA) Beyaz Haber Ajansı

Devamını Oku

FİLİZ Derneği'nden “Yaza merhaba” etkinliği

FİLİZ Derneği'nden “Yaza merhaba” etkinliği
0

BEĞENDİM

ABONE OL
Kemer’de, Bağımsız Devletler Topluluğu Kültür, Yardımlaşma ve Dayanışma Derneği (FİLİZ) tarafından “Yaza merhaba” etkinliği organize edildi.
 
Kemer Belediyesi’nin destekleriyle Kemer Cumhuriyet Meydanı’nda düzenlenen etkinliğe, Kemer Belediye Başkan Yardımcısı Mehmet Derya Baytekin, FİLİZ Derneği Başkanı Yana Balta ile dernek yönetim kurulu üyeleri katıldı.
 
Türkiye’nin yanı sıra Azerbaycan, Gürcistan ve Bulgaristan’dan 250 çocuk, ülkelerinin tanıtımına katkı sağlamak amacıyla geleneksel danslarını sergiledi.
 
Etkinliğe katılanlar, çocukların sergilediği gösterileri büyük beğeni ile izledi.
 
Etkinlikte konuşan Kemer Belediye Başkan Yardımcısı Mehmet Derya Baytekin, katılımcılara Kemer Belediye Başkanı Necati Topaloğlu’nun selamını ileterek, etkinlikte emeği geçenlere teşekkür ettiğini söyledi.

Kaynak: (BYZHA) Beyaz Haber Ajansı

Devamını Oku

Konutta Uzun Vade ve Düşük Faize İhtiyaç Var

Konutta Uzun Vade ve Düşük Faize İhtiyaç Var
0

BEĞENDİM

ABONE OL

Pasifik Holding CEO’su F. Nusret Dur, konut finansmanında çeşitlilik ihtiyacı doğduğunu belirterek, “Daha uzun vadelere, daha az faiz oranları ile kaynağa erişime ihtiyaç var” dedi.

 

Capital, Ekonomist, Start Up ve CeoLife dergileri tarafından düzenlenen Uludağ Ekonomi Zirvesi (UEZ Sapanca 2024), bu yıl 13’üncü kez Türkiye ve dünyanın saygın siyasetçilerini, iş dünyası liderlerini ve akademisyenlerini ağırladı.

 

“Sorumlu ve Duyarlı Liderlik: Teknoloji ve Yapay Zekâ Çağında Gezegen ve İnsanlıkla Uyumlu Bir Sisteme Öncülük Etmek” temasıyla düzenlenen zirve ikinci gününde de yoğun katılımla gerçekleşti. 

 

UEZ Sapanca 2024’ün ikinci günündeki üçüncü panelin konusu “Gayrimenkulün Yarını: Yaşanabilir Kentler ve Mekanlar Planlamak” olurken, panelin sponsoru Pasifik GYO oldu. 

 

Panelin moderatörlüğünü yapan GYODER Yönetim Kurulu Başkanı Neşecan Çekici, sektördeki gelişmelere ve beklentilere dikkat çekti. 

 

Pasifik Holding CEO’su F. Nusret Dur, Türkiye’nin deprem kuşağında olduğunu ve bu acı tecrübeleri aralıkla yaşadığını belirterek, kentsel dönüşüm sürecinin çok iyi yönetilerek bir an önce hayata geçirilmesi gerektiğini belirtti. Finansal okuryazarlık gibi kentsel dönüşüm okuryazarlığının da oluşturulması gerektiğini belirten Dur, şu değerlendirmeyi yaptı: 

“Burada farkındalık oluşturmamız gerekiyor. Kentsel dönüşümün zorunlu olduğu algısının yaygınlaştırılması gerekiyor. 100 milyar dolardan fazla kaynak isteyen bir süreç bu. Mevcut koşullarda bu kaynak ve finansa erişim konusu değinmemiz gereken en büyük zorluklar. Maliyetlerin bu kadar arttığı bu dönemde bizim hem maliyetleri yöneterek mevcut koşulları incelediğimizde hem yüksek faiz oranları hem kısa vadeler bu sürecin önünde engel teşkil ediyor. Yılın ikinci yarısı itibarıyla, faizlerin enflasyonun düşme eğilimine gireceği sinyalleri verildi. Her ne kadar bu da olsa mevcut fiyat düzeyleri dönüşümde üreticinin katlanmak zorunda kaldığı maliyetler oluyor. Finansmanda çeşitlilik ihtiyacı doğuyor. Daha uzun vadelere daha az faiz oranları ile kaynağa erişime ihtiyaç var.”

                                       

Yeşil projelere destek verilmeli

Bu noktada yurtdışından finansman sağlamak için yeşil dönüşüm kapsamında çevre dost projeleri için ilave fon kaynakları yaratılabileceğini söyleyen Dur, konut üreticilerinin sermaye piyasası araçlarından daha fazla yararlanmasının da önünün açılabileceğini söyledi. İşi sadece konut finansmanı olan ipotek bankaları gibi kurumların Türkiye’de yaygınlaştırılabileceğini söyleyen Dur, doğa dostu ve yeşil projelerde farklı destekler verilebileceğini dile getirdi.

  

Şehirlerin master plana ihtiyacı var

ÖZAK GYO olarak perspektiflerinde konut, turizm, ofis, ticari gayrimenkuller ve AVM’lerin olduğunu belirten Özak Global Holding Kurucu Ortağı ve Yönetim Kurulu Başkanı Ahmet Akbalık, sürdürülebilir bir iş modeli için stratejik hamle yaptıklarını kaydetti. Türkiye’de uygulanan finansal iş modelinde konut sahibi olmanın zor göründüğünü söyleyen Akbalık, “Finansın kullanımında konut 10. sırada yer alıyor. Geçmişte de bu böyleydi. Bunun kök sebebi finansman modeli. Bunu değiştirmezseniz sonuç değişmez. Yapısal bir değişime girmek gerekiyor. Bunun kök sebebinde finansal modeldeki eksiklik ortaya çıkıyor. Dünyada mortgage sistemi olarak kurgulanmış sistemler var. Bunu satın almamız, buna girmemiz gerekiyor. Eğer geçmezsek 4-10 yılda bir bu mevcut durumla karşı karşıya kalırız” dedi. 

 

Herkesin uzlaştığı bir şehir planı yapılabilir

Bugün deprem riskinden dolayı depremin yarattığı endişelerin fırsata çevrilebileceğini belirten Akbalık, şöyle devam etti: 

“Bunu fırsata çevirmenin yolu da master bir planlama. Herkesin uzlaştığı şehir planı oluşturup bunu sürdürülebilir hale getirmek. Belediyeler yöneticiler değişebilir ama sizin master planını değişmez. Yerinde dönüşüm diyoruz ama neyi dönüştürüyoruz acaba? Ticari açıdan sadece olayı irdelememek bütünsel bakmak gerekiyor. Bunun içim şehrin master plana ihtiyacı var. Bugün sermaye para kazandığı yere girer. Şirketlerin hedefi kârlılıktır. Kârlılığı sağlıyorsanız varlığınızı sürdürebilirsiniz. O zaman burada bu planlanmış şehirler içinde doğru havuçları vererek ve şirketleri teşvik ederek yatırım sağlarsanız hedeflemiş olduğunuz amaca ulaşır kentsel dönüşüm önündeki temel problemleri kaldırırsınız.”

 

Kenstsel dönüşümde problemin köküne inmek gerekiyor

Kentsel dönüşüm sürecinin paydaşları olan kamu, kamu otoritesi STK’lar, müteahhit ve mal sahibinin kendi cephesinden baktığını söyleyen Akbalık, problemin kök sebebine inmek için bir iradeye ihtiyaç olduğunu aktardı. Kentsel dönüşümü gerçekten dönüştürmek için siyasi bir irade ve yönlendirme gerektiğini dile getiren Akbalık, kalıcı teşviklerin verilmesi gerektiğini belirtti.

 

İnsanların yaşadıkları yerler için beklentileri arttı

Akfen Holding Başkanvekili ve CEO’su Selim Akın, yaşam alanlarının dönüşümü üzerine değerlendirmelerde bulundu. İnsanların yaşadıkları yerler için beklentilerinin arttığını ifade eden Akın, şöyle konuştu:

“İnsanlar daha fazla şeylere dikkat ediyorlar. Sürdürülebilirliğe, çevresel etkilere katkılara nelerdir bunlara bakıyor. Yağmur suyunun kullanılması, arıtma gibi teknolojilere bakıyor. İnsanların kendi yaşamlarını idam ettirebileceği alanlar yaratmaya çalışıyoruz.”

 

Turizmde de bir dönüşüm gerekiyor

Servotel Kurucusu, Başkanı ve Yönetici Ortağı Ömer Kemal İsvan, paneldeki konuşmasında şu ifadeleri kullandı:

“Dünya turizm liginde top 5-6. Bunun bizden geri alınması söz konusu değil. Bu, bizim yaptığımız bir konu değil. Doğal zenginliklerimiz sonucu bu oldu. Bu işi şu ana kadar çok iyi yapmamamıza rağmen bu seviyede olduk. Önümüzdeki 30 yılda da bu seviyede olacağımızı düşünüyorum. 

Yatak ve kapasite artırımına oynadık. Sonra 5 yıldızlı otel yapmaya başladık. Antalya’da fotokopi ile üretilmiş bir üst yapı arzı oluştu. Şimdi bu arz, Türkiye’nin turizmde aslan payı almasında öne çıkıyor. Şimdi bunlar yaşlandı, renove edilmesi gerekiyor. Sahipleri ikinci kuşağa geçiyor. Şu anda bir dönüşüm noktasındayız. Kentsel dönüşüm konuşuyoruz ama turizmde de bir dönüşüm gerekiyor. Fotokopi gibi bunları yapmamamız gerekiyor.”

Kaynak: (BYZHA) Beyaz Haber Ajansı

Devamını Oku

Liderlerin Gelecek Vizyonu: Yarının Şirketi için Yenilikçi Yaklaşımlar, Yatırımlar ve Hedefler

Liderlerin Gelecek Vizyonu: Yarının Şirketi için Yenilikçi Yaklaşımlar, Yatırımlar ve Hedefler
0

BEĞENDİM

ABONE OL

Panelde konuşan BSH Ev Aletleri Yönetim Kurulu Başkanı Gökhan Sığın, en başta liderlerin toplumdaki ve şirketlerdeki kaygı ile endişeyi gidermesi gerektiğini söyledi.

 

Capital, Ekonomist, Start Up ve CeoLife dergileri tarafından düzenlenen Uludağ Ekonomi Zirvesi (UEZ Sapanca 2024), bu yıl 13’üncü kez Türkiye ve dünyanın saygın siyasetçilerini, iş dünyası liderlerini ve akademisyenlerini ağırladı.

 

“Sorumlu ve Duyarlı Liderlik: Teknoloji ve Yapay Zekâ Çağında Gezegen ve İnsanlıkla Uyumlu Bir Sisteme Öncülük Etmek” temasıyla düzenlenen zirve ikinci gününde de yoğun katılımla gerçekleşti. 

 

UEZ Sapanca 2024’ün ikinci günündeki dördüncü panelin konusu “Liderlerin Gelecek Vizyonu: Yarının Şirketi İçin Yenilikçi Yaklaşımlar, Yatırımlar ve Hedefler” olurken, panelin sponsoru BSH oldu. 

 

Panelin moderatörlüğünü yapan Citibank Türkiye Genel Müdürü ve Yönetim Kurulu Üyesi Emre Karter, dünyada yaşanan belirsizliği vurgulayarak, “Son 5 yılda olanları düşünürsek hep mi çalışmadığımız yerden gelir? Hep mi bilmediğimiz yerden çıkar? Ben bunu bir gemi yolculuğuna benzetiyorum. Son model dünyanın bütün sularını biliyor. Fakat gemi A noktasından B noktasına gidecek başına her şey gelebilir liderlik sezgilerimiz tam o noktada devreye giriyor” dedi.

 

Müşterilerin yarısı 10 yıl sonra olmayacak

Türkiye’de aile şirketi yapısının ağırlıklı olduğuna işaret eden Fark Holding Yönetim Kurulu Başkanı FARK LABS Kurucusu Ahu Serter, kendi şirket hikayelerinin de Sirkeci’de başladığını aktardı. 2002 yılında şirketin yolculuğuna katıldığını 2015 yılından bu yana müşterilerinin kim olacağı sorusunu sormaya başladıklarını belirtti. Şu anki müşterilerin yarısının 10 yıl sonra olmayacağını belirten Serter, “Şirketler büyüdükçe profesyonelleştikçe sizin beğendiniz bir fikri getirdiğiniz zaman ikna ettiğiniz insan sayısı çoğaldıkça yeniliğe erişiminiz zorlaşıyor. Şu anda Türkiye’de neden yatırım yapılmaması konuşulurken, ben neden yatırım yapılmalı üzerinde duruyorum. İnsanlar trenden iniyorken sizin trene binmeniz gerekiyor. Bunu uygulamaya çalışıyoruz” dedi.

 

Nitelikli istihdam çok önemli

BSH Ev Aletleri Yönetim Kurulu Başkanı Gökhan Sığın, her halükarda ümitli umutlu heyecanlı insanlara ihtiyaç duyulduğunu vurguladı. En başta liderlerin toplumdaki ve şirketlerdeki kaygı ile endişeyi gidermesi gerektiğini söyleyen Sığın, “Fırsatlar her yerde. Bulunduğunuz noktadaki imkanları kullanmanız lazım. Ekonominin temelinde istihdam, üretim, insan var. Nitelikli istihdam toplumun refahını ve üretimin niteliğini yükseltiyor. Ciromuzun yüzde 6’sını Ar-Ge’ye ayırıyoruz. Bu o kadar büyük bir para ki… Neredeyse 100 milyon Euro’ya tekabül ediyor. Rekabetçiliğinizi geliştirecek fikirlere harcanan miktarı yüksek tutmak, toplumdaki emek sınıfları arasında fark yaratmış oluyorsunuz. Çünkü şirketler kapalı sistemler değil, açık sistemler. Bütün sektörümüzün etki alanı 600 bin kişi. Bu kadar kişinin niteliklerinin gelişmesi ve özelliklerinin gelişmesi öte yandan dünyanın her yanında rekabetçi kalmak adına bütün dünyada beslenerek bulunmaya çalışılması bizi dünyadan ayrı bir noktaya ulaştırıyor” değerlendirmesini yaptı. 

Son birkaç yıla 600 çalışanı yurt dışına yolladıklarını açıklayan Sığın, “Fabrikamızdan 200 milyon Euro ihracat var. Vızır vızır çalışıyoruz. 5G hakkında da çok yoğun çalışıyoruz. Nitelikli işgücünün artması çok önemli. Çünkü bu işlerinizi değerini artırıyor. Şirket olarak 600 çalışanımızı yurt dışında görevlere gönderdik. Etki alanımız yaklaşık 600 bin kişi. 130 bölge var kapsam alanımızda. 150 ülkeye ürün gönderiyoruz” dedi.

 

Girişimlere 20 milyon dolarlık fon açtı

Son 5 yıldır yaşananlar ve bundan sonra yaşanan değişimlerin hızını daha önce görmediğini kaydeden Akkök Holding CEO’su İhsan Gökşin Durusoy, değişime ayak uydurmanın şirketler için büyük önem taşıdığını aktardı. Eskisine göre yönetim kurullarının öneminin arttığını ve geçen yıldan bu yana bir organizasyonel değişiklik üstünde çalıştıklarını anlatan Durusoy, “Geçen seneye kadar bizde aile üyeleri operasyon olarak da işlerin içindeydi. Artık operasyon işleri profesyoneller tarafından yapılıyor. Şirketler biraz daha yönetim kurulları vasıtasıyla yönetiliyor. Yönetim kurullarında bilançolar dönem tabloları önemlidir ama o biraz dikiz aynasından geriye bakmak. Bizim bir sınırımız var. Yönetim kurullarında şirketlere yol gösterici rol üstlenmemiz gerekiyor. Örneğin bizim toplantı gündemimizde geçmiş dönem raporları yüzde 25-30’unu kapsıyor, ağırlıklı stratejik planlar, İK planları konuşuluyor. Yıl başında şirket içi inovasyonu için Akkök Next ile girişimlere yatırım yapacağız. Bugün 20 milyon dolar fon, büyüyebilir. Geçen yıl başında yatırımına başladığımız epoksi ürünümüz var. Teknolojik danışmanlıkla 130 milyon dolar yatırıma başladık ve yıl sonu üretime başlayacağız ”dedi.

 

Belirsizlik, riskler kadar fırsatları da içinde barındırıyor

Yıldız Holding Yönetim Kurulu Başkan Vekili ve CEO’su Mehmet Tütüncü, Yıldız Holding’in 80 yılının arkasındaki sürdürülebilir başarı stratejisini katılımcılarla paylaştı. Değişimin sürekli ve mutlak olduğu günümüzde, belirsizliği yönetmenin şirketler için en kritik yetkinliklerden biri olarak belirten Tütüncü, sözlerine şöyle devam etti: “Belirsizliği genellikle olumsuz bir durum olarak görüyoruz. Diğer yandan belirsizlik, riskler kadar fırsatları da içinde barındırıyor. Burada önemli olan bakış açımızı, düşünce sistemimizi değiştirerek yalnızca risklere odaklanmak yerine fırsatları da görebilmek. Ben bu dönemi yönetirken ‘temkinli iyimserlik’ ile hareket etmemiz gerektiğine inanıyorum. 

 

Verimliliğe katkı sağlayan kurum kültürü

Bir yandan hızlı değişen şartlarda, stratejinin de dinamik olması lazım. Bir başka deyişle akışkan stratejiler üretmeliyiz. Gıda ve perakende gibi iki önemli sektörde faaliyet gösteren bir holding olarak, ekosistemdeki dönüştürücü rolümüzün bilinciyle; tüm paydaşlarımızın güven ortamında hareket ettiği, yaratıcı düşünceye, inovasyona ve verimliliğe katkı sağlayan bir kurum kültürüyle sürdürülebilir başarıyı hedefliyoruz. Değişimden etkilenen değil, değişimi yöneten bir şirket olarak iş dünyasına öncülük etmeyi amaçlıyoruz. Gelecek, varılan bir nokta değil, gelecek bir süreç. Dolayısıyla geleceği inşa edebilmek için değişimi kucaklamamız lazım. Bunu da ekosistemdeki sorumluluğumuzun bilinciyle paydaşlarımızla birlikte gerçekleştirmemiz gerekiyor.  Biz 80 yıldır olduğu gibi, tüm paydaşlarımız için, onlarla birlikte değer üretmeye, ‘Mutlu Et Mutlu Ol’ felsefemiz ışığında toplumsal faydayı artırmayı sürdürürken; yeni coğrafyalara yapacağımız yatırımlarla da pozitif etkimizi büyütmeye devam edeceğiz.”

Kaynak: (BYZHA) Beyaz Haber Ajansı

Devamını Oku

Girişimcilik Ekosistemini Yakalayamayan Devletler Katma Değer Yaratamaz

Girişimcilik Ekosistemini Yakalayamayan Devletler Katma Değer Yaratamaz
0

BEĞENDİM

ABONE OL

Panelin moderatörü İstanbul Portföy Yönetimi A.Ş. Genel Müdürü Barış Hocaoğlu, girişimcilik ekosisteminin gerisinde kalan devletlerin katma değer yaratamayacağını söyledi.

Capital, Ekonomist, Start Up ve CeoLife dergileri tarafından düzenlenen Uludağ Ekonomi Zirvesi (UEZ Sapanca 2024), bu yıl 13’üncü kez Türkiye ve dünyanın saygın siyasetçilerini, iş dünyası liderlerini ve akademisyenlerini ağırladı.

“Sorumlu ve Duyarlı Liderlik: Teknoloji ve Yapay Zekâ Çağında Gezegen ve İnsanlıkla Uyumlu Bir Sisteme Öncülük Etmek” temasıyla düzenlenen zirve ikinci gününde de yoğun katılımla gerçekleşti.

UEZ Sapanca 2024’ün ikinci günündeki altıncı panelin konusu “Girişimcilik: Yeni İşler, Trendler ve Teknolojiler” olurken, panelin sponsoru sahibinden.com oldu.

Panelin moderatörlüğünü İstanbul Portföy Yönetimi A.Ş. Genel Müdürü Barış Hocaoğlu üstlendi. 

Girişimcilik ekosistemi kavramının eskiden olmadığını anlatan Hocaoğlu, “Beyaz yaka vs. vardı ama bu kavram tarih olarak yoktu. Teknoloji sayesinde sürüklediği bu hızlı dönüşüm sayesinde bu kavram hayatımıza oturdu. Bunu yakalayamayan devletler katma değer yaratmakta zorlanacak” dedi.

Konfor alanından çıkmak risk almak demek

GTECH Kurucusu ve CEO’su Mine Taşkaya, paneldeki konuşmasında inovasyonun önemine vurgu yaptı. Taşkaya, şöyle konuştu:

“Ben bilgisayar mühendisiyim.5 yıllık iş deneyimimden sonra girişimci olmaya karar verdim. Kısa süre sonra haylimin peşinde giderek hayalimdeki işi yaptım. Ne olursa olsun hayaliniz varsa ve buna inanıyorsanız sizi girişimci yapan o. Yapay zekayı konuşuyoruz ve Türkiye’nin yapmadığı kadar yatırım yaptık. Başarılı olma kısmında kendi hayalimi ekibimle yapmaya çalıştım. Tek başına yapamazsınız. Hayaliniz sizi besleyecek, hayat verecek. Konfor alanından çıkmak risk almak demek. Türkiye ve dünyada neler neler oldu… Bunların üzerine girişimcilik hareketi gerçekten zor. Yaratıcı olmanızı sağlıyor. Bugün gittiğimiz yolculukta hayal ortaklığına dahil etmek gerekiyor.”

Nesine.com CEO’su Halit Gülbakanoğlu, şu ifadeleri kullandı:

“Başarı için dinlemek çok önemli. Müşteriyi dinlemek saygı duyup aksiyon almak   aslında en önemli konu. Şans oyunları 3 dala ayrılıyor. Piyango, spor bahisleri, at yarışları. Hem pozitif hem negatif bir iş olduğu ortaya çıkıyor. Bu işin ana ürünü ikramiye oranı. Yüzde 70 ikramiye olarak dağıtılıyor, son regülasyonlarla yüzde 75’lere kadar çıkıyor. 4 yıl önce yüzde 50 Şimdi 70 oldu. Yasadışı ile mücadele ediyoruz. Avrupa’nın 2. büyük pazarıyız. Biz Türkiye’de sektörün yüzde 70’ine sahibiz. Biz ana pastanın büyümesi için neler yapabilirizi arıyoruz. Yasa dışına kaçan insanların düzenlemelerle Türkiye’ye geri döneceğini düşünüyoruz.”

Girişimcinin odağının kaybolmaması lazım

Türkiye’nin bankacılıkta çok iyi durumda olduğunu söyleyen Sipay Kurucusu Nezih Sipahioğlu, sektörün kurumsal ve bireysel altyapı sistemlerinin kendilerine hızlı büyüme sağladığını ifade etti. Sipahioğlu, şöyle konuştu:

“Önceye göre daha pozitif bir ortam var. İlk Sipay’ı kurmaya karar verdiğimde bana ‘Ne işin var’ diyenler oldu. Ama bunların arasında yer aldık. Herkes elbette girişimci olamaz ama kol kesmeyi bilmemiz lazım. Türkiye’de maalesef bunlar pek yok. Türkiye’de başarılı internet sitesi 50 tane sayamayız ama kaç tane site var dersek yüz binlerce var diyebiliriz. Girişimcinin odağının kaybolmaması lazım. Ona yapılacak en büyük kötülük odağının kaybetmesidir. Günün sonunda kazancı ortaya koymamız lazım. Yoksa proje ölü doğuyor. 5 yılın sonunda günümüzde girişimlerin daha iyi olduğunu söyleyebilirim. Lokalde başarılı olmak, globalde başarılı olacak anlamına gelmiyor. Ama iletişimin arttığı dünyada bunları uygulamak daha kolay oluyor. 

Bizim yol haritamızda, girişimimizi başarıya ulaştırmadan başkalarına yönelmek istemiyoruz. Yurt dışında da halka arz sürecini tamamlamak ve oraya yönelmek hedefimiz var. Regülasyonlar nedeniyle lisanslama süreci var.”

Sorumlu iş modellerine yatırım

Yıldız Holding Yönetim Kurulu Üyesi ve Dönüşüm ve Teknoloji Lideri Yahya Ülker, Yıldız Holding’in gıda ve perakende sektörlerinin geleceğini dönüştürmedeki etkisinin altını çizerek, şunları söyledi: 

“Ana iş kollarımız olan gıda ve perakende sektörlerinin geleceğini inşa ederken, ekosistemde değer yaratma sorumluluğumuzu ön planda tutuyoruz. Pozitif etki yaratan ve sürdürülebilir bir geleceğe ilham veren yenilikçi fikirleri destekliyor, paydaşlarımızla birlikte ekosistemi dönüştürmeyi önceliklendiriyoruz. Sorumlu iş modellerine yatırım yaparak sadece bugün için değil gelecekte de anlamlı olacak çalışma modelleri geliştiriyoruz. Sürdürülebilir bir gelecek için inovasyona daha fazla kaynak ayırarak, amaç odaklı ürün ve iş modelleri tasarlıyoruz. 2030 yılına kadar sürdürülebilirlik odaklı inovasyon yatırımlarımızı iki katına çıkarmayı hedefliyoruz. Diğer taraftan ‘değer yaratma hedefi’ doğrultusunda, kadın girişimciliğini güçlendirme konusunda önemli adımlar atmaya devam ediyoruz. Yıldız Ventures’ın kuruluşundan bu yana dünya genelinde 85’ten fazla kadın girişimciye 5 milyon doları aşan finansal destek sağlayarak, Girişim Sermayesi Fonları aracılığıyla önemli katkı sunuyoruz.”

Kaynak: (BYZHA) Beyaz Haber Ajansı

Devamını Oku

Veri politikasındaki amaçlarla sınırlı ve mevzuata uygun şekilde çerez konumlandırmaktayız. Detaylar için veri politikamızı inceleyebilirsiniz.